16 Nisan 2009 Perşembe

yaşamın içinden birşeyler

canım çok sıkkın :(
tabi halime de elhamdülillah diyorum.
.
işlerim çok ama bir türlü kafamı tam toparlayamıyorum !
İşler fazla olunca tam birine başlıyorum başka işle ilgili bir telefon geliyor yahut farklı birşey
e zatan benim kafa yerinde değil, o azıcık dikkatde dağılıveriyor,
haydiiii sil baştan.
.
Nihayet bakıcı bulduk.
İçime sinen 47 yaşında bir bayan. Hayırlı olur ve oğlum sever inşallah. Dün ilk günümüzdü ve günü birlikte geçirdik. Daha önce ön görüşmede de görmüştü A.Y. Isındı gibi. Bu gün gün içinde babaannemiz yanlarına uğrayacaktı.
.
Bu bakıcı olayı beni sandığımdan çok daha fazla etkiledi. İyi birisini bulduktan sonra A.Y. yi bırakabilirim diyordum ama iş başa düşünce öyle olmuyormuş :(((((
.
Kendimi çok kötü hissediyorum. Gece çok midem bulandı. Öz.üm mide bulantımın akşam yediğimiz tavuk sebebi ile olabileceğini düşünüp, gecenin yarısı Dr. a gidelim diye tuttursa da sebebinin psikolojik olduğunu düşünüyorum. Çünkü gece boyunca A.Y. nin bakıcı ile yalnız geçireceği bu ilk günü düşünüp durdum ve yarım yamalak uydum. Zaten çok şükür şu saate kadar gıda zehirlenmesini düşündürecek başka bir belirtide olmadı.
.
Daha önce bahsedememiştim A.Y. ye şimdiye kadar babaannesi bakıyordu. Ama Babaannemizin kolu kırıldı :(
Kapalıçarşının çıkışında ayağı kaymış ve düşmüş. İlk gün, o halde geçer diye beklemiş. Daha dayanamayıp Dr.a gidince kırıldığını öğrendik. Yoksa A.Y. ye bakıcı olayını bu kadar erken ve acele düşünmüyorduk. Kısmet böyleymiş.
.
Babaannesinde iken kafam dah rahat oluyordu. Ne olursa olsun emin ellerde olduğunu, devamlı sevilip okşandığını biliyordum. Hatta o kadar ki babaannesi oğlumu kıyıp öpmüyordu. sadece kolundan, popikinden öpüyor.
.
Sabah bir ara işten ayrılmayı bile düşündüm. İş yerindeki Arkadaşım F.G.ye olanları anlatırken kendimi tutamadım :(((
Biraz önce tel. açtım. iyilermiş çok şükür.
Pamuğum kahvaltısını yapmış, 1,5 saat uyumuş.....
.
Canıııım oğlum inşallah senin için katlandığımız bu duruma değer anneciim,
inşallah pişman olmayız, çalışmamın 22 mayıs 2008 den sonra en büyük sebebi yine sensin.
Dua ediyorum ki; çalışmam konusunda beni anlayabilirsin.
.
Seni hayatımdaki her şeyden çoook seviyorum canım oğlum.
.
Bende, 2 yaşına kadar babaannede ve akrabaların bakıcılığında büyümüş,
sonra 2 yıl kreşe 1 yıl anaokula gitmiş
ve 5,5 yaşında ilk okula başlamış,
ilkokuldan itibaren yarım günlük okulun ardından kalan yarım günü kendisinden 4 yaş büyük abisi ile geçiren (yani ilkokul 1 de ben 5,5 abimde 9,5 yaşında idi ve okul sonrası yarım günü evde yalnız geçiriyorduk ) biri olarak canım anneme olan borcumu hiç bir zaman ödeyemececeğimi düşünüyorum. O günlerin bizim için zor olduğundan kat kat fazlasıyla mis kokulu anneciğim için zor olduğunu şu an çok iyi biliyorum :(
.
Bizi bırakırken kimbilir O neler hissediyordu.
.
O nun mükafatının ancak Allah verebilir. Tıpkı çocuğuna doğurmaktan öte annelik yapan tüm annelerin ki gibi.
.
Ama sonunda buna fazlası ile değdiğini düşünüyorum.
.
Çünkü ben annemi ve beraberinde babamı 15 yaşında lise 2 ye geçtiğim sene bir trafik kazasında kaybettim.
.
Benim için unutulmaz bir yaz olacağı baştan belliydi. İlginç bir biçimde babaannemde bile yatılı bırakmayan ailem, beni avrupa turuna göndermişti. Hem de 2 aylığına!!! Bu benim ilk yurt dışına çıkışımdı ve Avrupanın en gözde yerlerini birden görme şansına sahiptim. Hiç bitmesini istemediğim bir yaz başlamıştı. (keşke de hiç bitmeseydi tarihler hiç 13 ağustosu göstermese ve ben onlarla hep telefonla da olsa konuşabilseydim :( )
Tatilin en güzel kısmı tamamlanmış dönüşüme 10 gün kalmıştı.
.
Bir gece döndüm apar topar. Neler olduğundan habersiz. Aksi giden birşeyler olduğunun tabi ki farkındaydım ama böylesibir durum aklımın ucunun kenarından bile geçmiyordu.
.
Annemler Ankara da idiler. Bir gün sonra döneceklerdi. Beni karşılamaya annemin teyzesi gelecekti. O an sadece buna üzülüyordum. Çünkü son gülerde şiddetle eve döndüğüm anı, havaalanında babamın beni kucakladığı anı hayal edip duruyordum sebepsizce (malum mu olmuş ne) bu anı yaşayamayacağıma çok bozuluyordum içten içe.
.
Dönüşüm için uydurulan bahanenin ne kadar yersiz ve anlamsız olduğunu ise çook sonra-belki biraz daha büyüyünce- anlayacaktım.
.
İlk işim annemleri sormak oldu. (o zamanlar cep telefonu yok tabi. varsa da bizde yok)
Cevap: döndüler, dinleniyorlar. Onlar yol yorgunu! diye biz geldik.
Babamı çok iyi tanıyan, önceden ne şartlarda ve yorgunlukta seyahat ettiğini bilen ben anlamalıydım elleri mis kokulu babamın beni karşılamayı kimselere bırakmayacağını.
.
Ama anlayamadım.
.
Hiç konduramadım.
.
Şehre girince " bir kaza yapmış annenler " dediler. Birden fırladım. Kafamın arabanın tavanına çarpmasıyla koltuğa geri çakıldım. Ama hissetmedim kafamın acısını......"hastanedeler" dediler. Onada inandım. Kim inanmaz ki................
.
Yol ayrımına geldik bir taraf hasteneye gidiyor diyer taraf eve.
Araba eve doğru döndü. Ben bir kez daha fırladım ayağa. Nereye, niye hastaneye değil? diye.
.
Eşyaları bırakalım dediler. Onada inandım. Kim inanmaz ki................
.
Evin önünde hiç aklıma gelmeyen akrabaları görünce anladım bir şey olduğunu. arabadab inmek için adım attım. Yere bastım ama......
İlk defa ayaklarım taşımıyordu cılız bedenimi.
Birilerinin kollarında eve girdim. Ev kalabalıktı. Herkes bana sarılıyordu ama benim sarılmak istediklerim başkaydı........
Gözlerim mis kokulularımı arıyordu.
Burnum da o mis kokuları....................
Hangisini göremezsem O nu kaybettiğimi anlayacağımı düşündüm. Evin L şeklindeki koridorunun bu kadar uzun olduğunu hiç fark etmemiştim. Koridor bitti. Ev bitti. Ve beni karşılayan olmadı. Mis kokuyu duyamadım.
İkisine de sarılamadım :(
.
Hastaneye gitmeye meyilli kimse yoktu ortalıkta. Kimse bir şey demedi.
.
Artık anlamıştım.
.
Yatak odasında çamaşırlıkta beyazlar seriliydi. Kim bilir neler düşünerek sermişti mis kokulu annem onları. Ne zaman katlayacağını sanmıştı kimbilir.
Mutfakta yulaf ezmesi paketi duruyordu. Rejimdeydi mis kokulu annem.........
Ve akşam haberlerine çıkışlarını izledim. Bir gün haberlere konu olacakları hiç akıllarına gelmişmiydi acaba. Nasıl gelsin ki :(
..............
.......
........
.
.
Bu durum 15 ve 19 yaşlarında iki çocuk için çok zor olmalıydı.
Bizim içinde zordu belki ama Allah ıma binlerce ama binlerce kez şükürler olsun ki bu zorluğun -özlem kısmı hariç- hiç bir yanını hissetmedik.
Çünkü bize sahip çıkan manevi anlamda akrabalık ilişkileri önceden beri çok kuvvetli 2 tane teyzeye ve tabi ki teyzelerimi destekleyen 2 enişteye ve pamuk kalpli bir ananeye sahiptik
ve

konumuzla alakalı kısmı;

Hamd olsun maddi anlamda hiç kimseye bir muhtaçlığımız yoktu. Hatta şu anda bile bana onların faydası devam ediyor ve edecek inşallah.
Bizim kadar şanslı olmayan niceleri olduğunu biliyorum. Rabbime ne kadar, ama ne kadar şükretsem az gelir.
.
işte bu tür durumları da düşünürsek işe devam etmemin önemi biraz daha artıyor.
Bu sebeple sadece kendimi tatmin etmek için çalışmadığımı düşünüyorum.
.
.
Canım annem bende senin için cennette böyle çalışırım inşallah. Biliyorum ki cennette çalışmak yok. ne istersek ayağımıza gelecek, ama ben bunu zevk olarak yapacağım için yapabilirim.
.
Rabbim rahmeti ile muamele etsin. Nurları içinde yatın inşallah....Kabrinizde annemin teni, babamın elleri gibi mis koksun.
Mekanınız cennetin en güzel köşesi olsun,
Efendimizin dizinin dibinde buluşalım inşallah....
Bizde oğlumuza sizin kadar bakabilelim, sizin bize kazandırdığınız kadar haysiyet ve iman kazandıralım inşallah.
.
.
PS: hiç söylemmiştim şimdiye kadar;
ben en çok annemin teninin kokusunu, babamında ellerinin kokusunu özledim :(
.
.
Ne yazmayı düşünürken neler yazmışım böyle beeen..........
.
*****************************

8 yorum:

Adsız dedi ki...

biz senden cok razıyız... Ozun(annen&baban)

GeCe dedi ki...

canım çok duygulandım malesef elimizden birşey gelmez ben anne baba özlemi yaşamadım ama elbet birgün yaşayacağım (tabi yine allahın takdiri) o zamanlar öbür dünyada nasılsa sonsuza kadar bir arada olacağımızı düşünüyorum ve inanıyorum inşallah, hesap gününde bize sorulduğunda dünyada ne kadar kaldın diye 1 sn diyecekmişiz o kadar kısa yani, obur dunyada ne kadar uzun süre kalacağımızı o zaman sevdiklerimizle doya doya yaşayacağımızı sen düşün artık

Paşa dedi ki...

yazını tane tane bitmemsini istercesine okudum...allah öncelikle evladını analı babalı sağlıklı büyütmek nasip etsin...onun için yaptıklarının mükafatını kat kat görüceksin inş. vicdanın rahat olsun allah hayırlı kimselerle karşılaştırsın..
anne ve babanın geçirdiği kazaya ve vefatlarına çok üzüldüm ama kaderleri böyleymiş elden gelen bir şey yok...allah mekanlarını cennet eylesin...

Şule dedi ki...

canım..
....

e. t. dedi ki...

hepinize teşekkür ederim...

Moonish (moonsun) dedi ki...

Canim okudukca gozlerim doldu, mekanlari cennet olsun... Sen evladina en iyisini vermeye calisiyorsun ve bunun karsiligini da bir gun alacaksin...

Çocukla Kampa Gidilir (mi?) dedi ki...

ay yaaa!!!
benim içim acıyo!!
annemimin kokusu, babamın elleri...

Allah size sağlık sıhhat versin..

İşler çok yoğun ve çok sayıda olunca ennn güzeli bunları bir sıraya koyarak yazmak ve yaptıkça üzerine koca bir tik atmak:)

kolay gelsin...
2 böcek 1 çiçeğe sevgiler..:):)

dishekuş dedi ki...

canım benim anne ve babana Allah rahmet eylesin mekanları cennet olsun inşallah.Rabbim oğluna ve tüm sevdiklerine uzun ömürler versin