.
Humphrey Bogart, Ingrid Bergman’ın oynadığı efsanevi film Casablanca...
Fas/Morocco ve Kazablanka bizzat gidip görmek istediğimiz yerlerden biriydi.
2009 yılına ait son iznimizide önümüzdeki hafta Fas seyehati ile kullanıp bitirmeyi düşünüyoruz kısmetse.
Epeydir bu tatil için İsveç dolaylarını düşünüp, mevsim itibari ile güneylerde daha ılık bir yere gitmenin (1,5 yaşında bir bebekle yatmadan yatmaya içeriye gireceğimizi düşünerek) daha mantıklı ve kolay olacağına karar verdik.
Mısır, Fas, Tunus, Suriye arsından ilk tercihimizi Fas' dan yana kullandık. Benim ilk Afrika kıtasına ilk ayak basışım olacak inşallah. Öz.ün iki kez Mısır seyehati oldu. Bense aşırı pis oluşundan piramitleri görmek istememe rağmen malesef gidemedim. ( Sharm el sheikh daha iyiceymiş diye duydum )
Demeyin ki ne pipirik kadın, burda sanki sarayda yada cam fanusta mı yaşıyor!
İlkinde karnı burnunda hamileydim. O riski alabilecek durumda değildim.
İkincisinde A.Y. 3 aylık filandi sanırım. O nu riske edebilecek durumda değildim.
Ve şimdi ise malum H1N1 durumları.
Neyse Mısır a gidip bizzat görenler beni anlayacaktır. Anlamasazda ne farkederse !
Çok kereler çadırda, köyde kalmış, hatta ve hatta wc siz yerde bile kalmış biri olan beni varın sizde öyle sanın ;P
Yalnız unutmayın doğal ilkel yerde kalmakla, gelişmiş fakat insanlar tarafından pisletilmiş yerde kalmak arasında çok büyük -en azından benim midemin kaldırmadığı kadar büyük- farklar var!
Suriye yi bize rehberlik edecek sıklıkta gören babamız için eledik.
Geriye kaldı Fas ile Tunus.
Fas ı seçmemizi birazda THY sağladı diyebilirim. Seyahat için düşündüğümüz tarihlerde THY da ayın fırsatı içinde Fas uçuşu da vardı.
Ne şans !
bize 1000 TL kar ettirdi. Teşekkürler THY ;)
Yukarıya şimdiden sahra çölünün şuradan aldığım fotoğrafını koyuyorum çünkü gidip kendim çöl fotoğrafları çekebileceğimden emin değilim.
Her ne kadar çölü görmek, berberi çadırlarında gecelemek hatta bir kaç gece kalmak istesemde A.Y. ile nasıl olur bilemiyorum. Bekleyip göreceğiz, şartlara göre karar veririz.
Aslında bugün kendimi öyle yorgun hissediyorum ki.....
Gidip otelde sadece dinlenmek, uyumak, boş boş oturmak (rezervasyan yaptırdığımız oda okyanus manzaralı. Sevdiğim iki adamla, elimde naneçayımla, bu manzara eşliğinde boş boş oturmakdan bahsediyorum ;) ) fikride cazip gelmiyor değil. Ama gezimaniası bir adamla ve bir saniye dahi yerinde duramayan O nun kopyası bir küçük adamla bu nasıl mümkün olur bilmiyorum. Bu hareketlilik öyle seviyedeki bu konuda hayal kurmamı bile engelliyor baksanıza!!!
Hani bir ara bir domestos reklamı vardı.(yanılmıyorsam domestostu) Çocuğun bir ayısı vardı. sürekli peşinde sürüklediği., sürekli kirlenip yıkanmak zorunda kalan. Ayıcık en sonunda " beni domestos değil bu hayat yıpratacak" diyordu.
hıh işte bu sahne sık sık gözümün önüne geliyor, bende o ayıcık gibi hissediyorum :)
Önde Öz. arkasından sürüklediği e.t.
Bu demek değil ki bu durumdan şikayetçiyiiiiim. Asla. Allah a büyüklüğünce hamd olsun :)
Bende gezmeyi çook çok seviyorum sadece bazen Öz.ümün bu hızına yetişemiyorum.
Öz. bir haftadır Bükreşte. İnşallah bu gece dönecek. İki gecedir A.Y. "ödan ödan" diye aranıyor.
İlk günler tam farkında değildi galiba. Neyse ki bu sabah "akşam inşallah gelecek annecim " diyebildim. Dün konuyu değiştirmiştim. Yarın gece akşam gelecek desem anlarmıydı acaba?
Zaman kavramı kafasında tam oturmadığı için hemen geleceğine dair bir beklenti içine girmesini istemedim.
Şimdilik hoşçakal blog.
Dönünce seyahatin ayrıntılarını paylaşma dilekleri ile hepiniz sağlıcakla kalın.
Allah a ısmarladım
.
.
********************************
April Themed Activities for Kids
1 hafta önce